BÜLBÜL NEYLESİN ALTIN SARAYI
Evimde Çam Ağacı
Kederde ve tasada
Moralimin ilacı,
Huzur sunan otacı...
Sanırdım ki;
Ağacım memnun/mesrur, yerinden,
Yaşamaz keder/acı...
İlk kez farklı göründü;
Tanıdık değil gibi, gözlerime yabancı
Gariplik var halinde, sanki benden,
davacı?
**
Muhayyileme düşen kareler eşliğinde
yudumlarken kahvemi,
Dokunuyorum dallarına;
Ciğerlerime kadar nüfus ediyor kokusu,
reçinenin...
Kuşatan atmosferin kıskacın-dayım..
Bir an da ters-yüz her şey…
Sorular perçinlendi;
Yarası mı var, gizli?
Düşmemişti algıma;
Ağacımın bağrında tüten vatan hasreti...
Boyut değiştiriyor düşüncelerim
Köprü kuruluyor aramızda;
Bir ortak dil doğuyor..
Katmer-katmer, iğneli yaprakları
Haykırıyor hüznünü, sükûtunda;
Ne mümkün hissetmemek
Ruhuma işliyor, mahzunluğunda saklı,
kederi...
Siz; Sizden kopup,
Ak-tığınızda Duygu Âlemine,
Dağılır sisler;
Ayna tutulmuş gibi bilinir, bilinmezler..
Nakşolur içinize kederin/acının,
garipliğin tasviri...
Hadi “AĞAÇ” deyip geç
Görme, hissetme hicranını,
duyma/işitme haykırışını!
Hadi,
Bırak kendi hâline; görmezlikten gel
ıstırabını, gücün yeterse…
Öyle tesir etti ki;
Keskin bir kılıcın kıvraklığında kavis
çizip geçti hikâyesi;
Yudumladım hüznünü..
Reçine gibi yapıştı içime, yetimliği…
Yalnızlığın, kopartılmış-lığın,
Ayrı düşmenin çaresizliği
Kurşun gibi oturdu yüreğime;
Öyle yaralandım ki...
**
Yurdundan kopartılmış vatansız Çam Ağacı
Dinsin diye bu hasret, her an her dem
duacı
Bize huzur sunarken kendinde hicran, acı..
Hep inler ORMAN diye, edilse de
baş-tacı…
**
"Bülbül neylesin ALTIN SARAYI,
Kanat çırpacağı YURT OLMAYINCA"
...
Belki de bir HİKMET var, sırrı
çözülemeyen;
Kimisinin gözyaşı kimilerine rahmet…
06 EYLÜL 2015 / Metanet Yazıcı |
28 Eylül 2015 Pazartesi
BÜLBÜL NEYLESİN ALTIN SARAYI
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder